Yazılarım
Tuhaf İşler

Bu günlerde ülkemizde, gerçekten çok tuhaf işler oluyor!


PKK bir milletvekili kaçırıyor.


Çok üzülüyor, sinirleniyoruz.


Milletvekili’nin bir an önce “kılına zarar gelmeden” serbest kalması için herkes harekete geçiyor.


Ama konuya ilişkin en büyük hareketi, milletvekilinin ifadelerinden anladığımıza göre, PKK terör örgütü’nün yöneticisi Bahoz Erdal yapıyor!


Serbest bırakılması talimatını veriyor.


Bu arada bol bol bir PKK “şov”u izliyoruz; “gözaltına almışlar”, “gerekli hukuki ve idari işlemler tamamlandıktan sonra serbest bırakılacakmış”, vs...


Sonra, milletvekili serbest kaldığında ise; kaçırılmış olmaktan çok, Tunceli dağlarına, danışmanlık vermek üzere toplantı yapılmaya gidilmiş bir hava içinde, “dağdaki eli silahlı kadrolar”, “dönüşte sarıldılar, öptüler” gibi romantik söylemlere tanıklık ediyoruz.


Bir başka tuhaflık ise;


Herkesi dinlemeye muktedir devlet; Kandil'den Tunceli'ye iletilen talimatı dinleyemiyor!


Milletvekili’nin yerini saptayıp, gidip alamıyor!


Artık bilerek mi dinlenemiyor, yoksa devletin bu aralar kulakları mı tıkandı orasını bilemem.


Tuhaflıklara devam edersek;


Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş savaşı sırasında Yunan orduları Ankara'nın yakınlarına, Polatlı'ya gelmişken dahi topladığı, ana kararları ürettiği ve buna dayanarak güç aldığı Meclis, günümüzde toplanamıyor.


Eğer Türkiye Cumhuriyeti devleti, artık meclis kararları ile değil de başka yerlerin kararları ile yönetiliyorsa onu da bilemiyorum.


Ama bu da tuhaf bir iş.


Tüm bu tuhaf işlerin sonucu bir kâr/zarar hesabı yapmak gerekirse, en büyük zarar maalesef, CHP’ye yazılmakta.


Klasik CHP seçmenine, PKK güzellemelerini kimse anlatamaz!


Hiç bir CHP'li bu olup-bitenleri kabullenmez!


Hiç bir yurtsever, sol, sosyal demokrat kimlikli kişi eli kanlı terör örgütünü masum, romantik bir özgürlük savaşçısı diye kabul etmez.


En tuhaf iş ise; önümüzdeki yıldan itibaren üç yıl boyunca her yıl seçime gidecek olan Türkiye'de, CHP'nin durumudur.


Durup dururken adeta kendi ayağına kurşun sıkmıştır.


Demokrasiler, iktidar ve muhalefetin dengesinde sağlıklı yürürler.


Muhalefetin zayıflaması çok güçlü iktidarlara yol açar.


Tarih kitapları, çok güçlü tek parti iktidarları’nın ülkelerini nerelere sürüklediklerinin örnekleri ile doludur.


Dileyelim ki, bu tuhaf işler bir an önce son bulsun.

 


Kaynak URL (16.08.2012 - 15:58 tarihinde yazdırıldı): http://www.ulus923.com/tuhaf-isler-51694n.htm