Sen kendi partine bak diye de, düşünebilirsiniz...
Ama yaptığı yanlışın vahim sonuçları hepimizi uzun süre ilgilendirecek korkarım...
Geleceğimizin, çocuklarımızın, torunlarımızın eğitimini konuşuyoruz, ''dindar, kindar nesil'' yetiştirmekten söz ediyoruz...
AKP'liler, gelin bu kafadan vazgeçin ...
Dün, günlerden Cuma idi.
Bir dostumla Aksaray'dan geçiyorduk, öğlen suları idi...
Sahibini yakından tanıdığım, bir Gaziantep Lokantasının önünden geçerken, ''Gel sana hakiki Antep Lahmacunu ikram edeyim'' dedim.
Kabul etti, lokantaya girdik.
İşletmenin sahibini sordum, ''Cumaya gitti, az sonra gelir'' dediler.
Biz lahmacunlarımızı yerken, geldi.
''Allah kabul etsin'' dedikten sonra, işler nasıl dedim.
''Kötü... bir tuhaflık var'' deyince, nedenini sordum.
''Abi, acaip bir gerginlik var, insanlar gelmiyor'' dedi, ve devam etti ''Bu eğitim yasası ortalığı çok gerdi'' dedi ve durumdan memnun olmadığını anlattı.
Halbuki, ben tam tersine, onun gibi dindar ve muhafazakar bir hemşehrimin bu '' 4+4+4'' yasasından memnun olacağını düşünüyordum.
Bize, ''Kanunla Din ve Kur'an mı öğretilir'' dedi...
Kendisinin kırk yıl önce aldığı din eğitimini anlattı ve şunu ekledi;
''Atatürk'ü kanunla korumak ne kadar yanlış bir şeyse, Kur'an ve Dini kanunla öğretmeye kalkmakta o kadar yanlış !''
Benim değerli hemşehrim ile ayaküstü yaptığımız sohbetten çıkan eleştiri, konuya ilişkin duyduğum, pedagojik, mali, anayasal vb. tüm diğer eleştirilerden çok farklı idi ve (muhtemelen) bir AKP seçmeninden gelmekte idi...
AKP kendisine oy vermeyenleri umursamayan bir kafada...
Buna alıştık, tüm Türkiye'nin partisi olacağım diyor, ama tam tersini yapıyor!
Onun ''İleri Demokrasi'' anlayışı salt parmak hesabına dayanıyor.
Ama görüldüğü gibi kendi içinden de eleştiriler yükseliyor.
Ayrıca dikkatinizi çekerim, AKP milletvekili gurubunun tam oyunu da alamadı, 295 kabul oyu ile geçti 4+4+4 yasası...
''Yönetişim'' (good governance) diye bir kavram var, yönetenlerle yönetilenlerin karar süreçlerini paylaşması, demektir.
Bu şirketler, sivil toplum örgütleri, siyasi partiler, devletler için de geçerli...
Aksi, yönetenlerin ''dediğim dedik'' kafasındaki, ceberrut yönetim tarzıdır ki, işi faşizme götürür...
Faşist yönetimlerin askeri olması da şart değildir!
Asker vesayetinden kurtarıyoruz diye, AKP vesayetine bizi götürürseniz yanlış yaparsınız...
Siz bir gün gidersiniz, yerinize gelen de, bu sefer sizden ''rövanş'' almaya kalkar...
Bu döngü içinde, ülke kısır problemlerle uğraşmaktan hak ettiği yere ulaşamaz.
Acısını da uzun süre, hep beraber, nesiller boyu çekeriz!
Kaynak URL (31.03.2012 - 17:19 tarihinde yazdırıldı): http://www.ulus923.com/akp-yanlis-yapiyor-43575n.htm