Şehitlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine ve ulusumuza baş sağlığı diliyorum.

Resmi adıyla “Afganistan İslam Cumhuriyeti”, Asya'da denize sınırı olmayan bir ülke olmakla birlikte etnik ve kültürel nedenlerle kimileri tarafından Ortadoğu'da kabul edilir.

Afganistan; boydan boya doğu ve güney sınırlarında Pakistan ile, batıda ise İran ile komşu olan, kuzeyinde Türkmenistan, Özbekistan ve Tacikistan ile çevrili ve kuzey doğusunda ise kısacık bir sınır ile Çin’e komşudur.

Afganistan; özellikle güney bölgelerde yaşayan Paştun çoğunlukla birlikte Tacik, Hazara ve Özbek kökenli halkları da barındırır. Ayrıca nüfusa oranları %5'i geçmeyen bir çok etnik kökenli halk da (örneğin Beluciler, Türkmenler, Nuristanlılar, Araplar vs.) bu ülkede yaşamaktadır.

ABD topraklarında düzenlenen 11 Eylül 2001 saldırılarının Afganistan topraklarında planlandığı gerekçesiyle ABD'nin girişimi ile hareket eden NATO orduları, 7 Ekim 2001 tarihinde Taliban örgütü tarafından yönetilen Afganistan'a karşı saldırıya geçti. 12 Kasım 2001 tarihinde Taliban kuvvetleri Kabil'i NATO kuvvetlerine bırakarak Afganistan'ın güneyine çekildiler. Kabil'de Paştun kökenli Hamid Karzai'nin önderliğinde bir geçiş dönemi hükümeti kuruldu. 2004 yılındaki seçimleri kazanan Karzai halen Afganistan devlet başkanı olarak görev yapmaktadır.

Afganistan'a müdahale eden NATO ordularına Türkiye, 260 kişilik bir birlikle katkıda bulundu. Türkiye ile Afganistan arasındaki ilişkiler 2001 yılından bu yana ileri bir düzeye ulaştı. 4 Nisan 2002 tarihinde ilk defa Türkiye'yi ziyaret eden Hamid Karzai, Başbakan Bülent Ecevit ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'le görüşmelerde bulundu. 20 Kasım 2005 tarihinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Afganistan'ı ziyaret eden ilk Türk Başbakan’ı oldu.

Afganistan'da kurulan Uluslararası Güvenlik Yardım Kuvveti'ne (ISAF) halen 1.845 kişilik bir birlik ile katkıda bulunan Türkiye, Kabil civarında güvenliği sağlamak konusunda katkıda bulunmakta ve Vardak vilayetindeki yapılanma projelerini yürütmekten sorumludur. Türk birlikleri, görevlerini büyük bir başarı ile yürütmüştür. Afgan halkından Türk birliklerine en ufak bir tepki olmamış, tek bir mermi atılmamıştır.

Afganistan'da 50 ülkeden 130 bin dolayında bir güç görev yapmaktadır.

Mustafa Kemal Atatürk, sahip olduğu engin jeopolitik kültür birikimi ve deneyimiyle Türkiye’nin dünya üzerindeki konumunu ve bu noktada dış politika stratejisini tespit ederken, her zaman Afganistan’a özel bir ilgi göstermiştir. Başbakan merhum Bülent Ecevit, 8 Kasım 2001 günü DSP grup toplantısında, Afganistan’a Türk askeri gönderilmesine değinirken Afgan halkının özgürlüğüne ve kalkınmasına katkıda bulunmanın Atatürk’ün bir vasiyeti olduğunu söyleyerek; ''Bu mücadelenin başarıya ulaşması, yalnız ABD’nin değil, aynı zamanda tüm bölgemizin, o arada Türkiye’nin de yararınadır'' demiştir.

Dışişleri Bakanı merhum İsmail Cem, 17 Aralık 2001′de Afganistan’a günü birliğine bir ziyaret gerçekleştirmiş ve bu ziyaret ”Türk modeli’nin Afgan çıkarması’ başlığıyla basına yansımıştır. Haberlerde yine Atatürk’ün 1920′lerdeki Afgan politikası hatırlatılarak, İsmail Cem’in bu politikayı canlandırmayı amaçladığı belirtilmiştir.

2006 yılında, Lübnan'a asker gönderilmesi tartışmalarında bir TV programında da savunduğum; Türkiye'nin bölgede önder ve güçlü bir ülke olması “Türk Modeli”nin bölgeye aktarılmasından yada ihracından geçer görüşümü aynen muhafaza ediyorum.

Afganistan'da ne işimiz olduğunu merak edip soranlara, bilmem anlatabildim mi? !

 

Kaynak URL (20.03.2012 - 13:09 tarihinde yazdırıldı): http://www.ulus923.com/afganistan-43370n.htm