Fransa Parlamentosu'nun 2001 yılında kabul ettiği "Fransa 1915 Ermeni soykırımını tanır" hükmündeki yasadan sonra, kamuoyumuzun canlı yayınlar aracılığı ile izlediği, 'soykırım'ı inkar edenlere ceza verilmesini öngören yasa teklifini 22.Aralık.2011 de kabul etmişti. Tam on yıl aradan sonra kabul edilen bu yasaya göre, 'soykırım'ı inkar edenlere bir yıl hapis cezası ve 45 bin Avro para cezası verilecekti.
Paris'de bir taksiye bindiğinizde, şöföre ''Biz soykırımı yapmadık'' dediniz mi, bir yıl Fransız hapishanelerini boylayıp, 45 bin Avro ödeyecektiniz.
Yasanın kabulünün ardından Senatoda Avrupa Demokratik ve Sosyalist Birlik Grubu Başkanı Jacques Mezard'ın öncülüğüyle başlayan girişim sonucu 77 imza toplanırken, mecliste de iktidardaki Halk Hareketi Birliği (UMP) üyesi Michel Diefenbacher'ın girişiminde 65 imza toplanıp, Anayasa Konseyine itiraz edilmişti.
Bugün, Anayasa Konseyi itiraza ilişkin kararını verdi ve yasayı iptal etti.
İptal gerekçesi ise "Yasanın ifade ve iletişim özgürlüğüne aykırı olduğu" dur. Dayanağı da 1789 Fransız Devriminin temel beyannamesi.
Ayrıca Meclisin yetkisinin sınırlarını çizen, ''tarihi olaylara meclisin karar veremeyeceğini''de karara bağlamış durumda...
Türkler ile Ermenilerin ortak tarihlerinin sancılı bir bölümüne ilişkin, sorunların çözümüne katkıda bulunacak, hepimizin (Türklerin ve Ermenilerin) memnun olması gereken bir karar...
Fransa Cumhurbaşkanlığı yarışına girdiğinden bu yana kamuoyu yoklamalarında önde giden François Hollande olduğuna göre, Sarkozy' nin yeniden bir yasa tasarısı hazırlatmasının da sonuç doğurmayacağını umuyorum.
Şimdi gelelim bu karara ilişkin alınması gereken derslere ve yapılması gerekenlere;
1-İletişim ve ifade özgürlüğünü kısıtlamaya çalışmak yanlıştır. İktidarlar asla bu yönde girişimde bulunmamalıdır.
2-Yürütmeden BAĞIMSIZ YARGI olmasının önemini, bu olay nedeni ile tekrar kavramış olmalıyız.
3-GÜÇLER AYRIMI (yasama-yargı-yürütme), YENİ ANAYASA' da daha da güçlü bir biçimde yer almalı.
4-HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ' nün önemi ve ''Herkesin bir gün hukuka gereksinim duyacağını'' nı tekrar tüm kamuoyunun gözleri önüne serildiği bu süreçte, ülkemizde de Hukukun üstülüğünü daha da güçlendirmeliyiz.
5- 'Soykırım'ı inkar edenlere ceza yasası' nın, meclisten çıkış tarihi ile Anayasa Konseyinin karar tarihi arasında beş hafta var. Adaletin hızlı olmasının önemi tekrar gözler önüne serildi. ''GEÇİKEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR''
6-Kimse, Fransız Anayasa Konseyinin bu kararını, kurnazlık göstererek, kendi başarıları gibi sunmaya çalışmamalı. Fransız Anayasa Konseyini kimsenin etkilemesi söz konusu olamaz.
7-Ermenistan ile olan sorunların, çözümü için daha iyi bir iklim ortaya çıkmıştır. Bundan yararlanarak Ermeni sorunun çözümü için gerekli adımlar atılmalıdır.
Umarım bunlar yapılır...
İyi ki, Fransa'da yargıçlar varmış, yoksa kalmıştık Sarko'nun eline...
Kaynak URL (29.02.2012 - 11:30 tarihinde yazdırıldı): http://www.ulus923.com/fransada-yargiclar-varmis-42748n.htm