Beşincisi yapılan bu anma gününde, sevenleri yine bir araya geldi.

İnönü ailesinin yanında, Akademik ve siyasi yaşamından dostları, yine onun anılarını paylaştı. Çok hoş bir müzik dinletisinden sonra, Ankara Gazi Lisesinden sınıf arkadaşı mimar Prof. Doğan Kuban ''Cumhuriyetin İlk Kuşağı - Alfabe İle Büyüyenler '' başlıklı bir konferans sundu. Eşi Sevinç İnönü' nün teşekkür konuşması ardından, ''Çizgilerle Erdal İnönü'' karikatür sergisinin açılışı ile toplantı sona erdi.

Erdal İnönü kendi isteği ile, ve iktidar ortağı bir partinin Genel başkanı iken siyaseti bırakmış, benzeri pek görülmeyen bir siyasetçi olarak tarihte yerini aldı. 1994 de siyaseti bıraktıktan sonra yeniden üniversiteye, büyük bir tevazu ile dönmüştü.
Tam tarihini hatırlamıyorum, ama 1998'de, bizim adını ''Dümbelek'' olarak koyduğumuz ve ayda bir toplanıp, siyasi konuları tartıştığımız, arkadaş grubumuzun toplantısına davet etmek üzere, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi yerleşkesindeki Feza Gürsey Enstitüsünde ziyaretine gitmiştim. Odası ikinci katta idi. Odasında nerede ise oturacak yer yoktu, her taraf kitaplar ve kağıtlarla dolu idi. Kendi eliyle kahve ikram etti. Her zaman ki meraklı haliyle, pek çok şey sordu... Davetimizi kabul etti. Bir dönem iktidarı paylaşmış, Türkiye Cumhuriyetinin Başbakan Yardımcılığını yapmış, Kurtuluş savaşının kahramanı, Milli Şefin oğlu ne kadarda mütevazi idi... Bizim ''Dümbelek'' toplantısına gelip, herkes ile tanıştıktan sonra, muzip bakışı ile sordu: ''Hepiniz darbuka çalmayı biliyor musunuz?''

Bu esprili, bilge, mütevazi, hoca, devlet adamı, iyi insanı kaybedeli beş yıl oldu.

Ama SHP- CHP çizgisindeki siyasetde sorunlar hiç değişmedi...

Dün, Prof. Kuban'ın ''Cumhuriyetin bir kuşağı'' adına yaptığı güzel sunumda, ''Cumhuriyeti kuranlarla aynı çarklardan geçtiklerini'' 1960 dan önce doğanların, daha sonra doğanlara göre çok daha zor koşullarda yetiştiklerini fakat; daha sorgulayıcı, araştırıcı ve şüpheci, kolay kabul etmeyen ve inanmayan, bir kuşak olduğunu söyleyerek, ''umutlarını'' hiç yitirmediklerini anlattı.

Erdal beyin de, umudunu hiç yitirmeyen, iyimser kişiliğini bize tekrar anımsattı.

Aslında yarın ki CHP Kurultayı öncesinde hepimizin tam da bu ''Umut'' a ve ''iyimserliğe'' ihtiyacımız var...

Erdal İnönü' yü saygı ile, sevgi ile anıyorum...

 

Kaynak URL (27.02.2012 - 14:18 tarihinde yazdırıldı): http://www.ulus923.com/erdal-inonu-42622n.htm