Yazılarım
Laiklik 75 yaşında

5 Şubat 1937’de 3115 sayılı Kanun’ la gerçekleştirilen değişiklik, laikliği bir anayasa ilkesi haline getirmiştir.


Ülkemizde "Laiklik" düşüncesini ilk kez tanımlayan ilk basım evi kurucusu İbrahim Müteferrika’dır. 1730’larda Padişah I. Mahmut Müteferrika’ya “Küffarın ekser zamanda galebesine ve ehl-i İslamın mağlubiyetine sebep nedir? Araştır, bildir...” buyurmuş. Müteferrika’da "Milletlerin Düzeni Üzerine Düşünce Yolları" adlı eserinde başka nedenlerle birlikte şu noktayı da belirtmiştir "Günümüzde artık devletler dinden ve gelenekten gelen esaslara göre değil, akıl ve bilim ilkelerine göre yönetilmektedir."


1730'larda I.Mahmut'la başlayan, Laiklik serüveni, Devlet yönetiminde Şeriatın egemen olup olmaması tartışmaları ile Tanzimat’la sürmüş ve Yeni Osmanlılar, Kuran’ın her konuyu kapsayamayacağını ayrıdedebilmişlerdir. Daha sonraları bu tartışmalara İttihat ve Terakki Cemiyeti üyeleri Jön Türkler de katılmışlardır. Örneğin, Dr. Abdullah Cevdet şeriat düzeni yerine laik bir düzenin alınmasını salık vermiştir. Hatta daha ileri giderek geleceğin Türkiye’sini; medreseler ile tekke ve zaviyelerin kapatıldığı, muskacılığın ve üfürükçülüğün yasaklandığı, fesin kaldırıldığı, tüm yasaların günün gereksinimlerine göre yeniden düzenlendiği, tek kadınla evlenilen bir ülke olarak düşlemiştir.


Batılılaşma, toplumumuzda Tanzimat’tan beri din kurallarının yerine dinsel olmayan, akılcı kuralların konulması olarak anlaşılmıştır. Din geri kalmanın nedeni olarak görülünce, gerilemenin önüne ancak akılcı biçimde düşünülerek geçilebilinirdi. Akılcı düşünce özünde de tartışma yatıyordu. Bunun içinde öncelikle ulusal bağımsızlığın kazanılması ve özgür düşüncenin temellerinin atılması gerekmiştir. Türkiyede ancak hilafetin kaldırılmasından sonra, Mecliste din ve devlet ayrımı teklifi tartışılmaya başlamıştır. 20 Nisan 1924 tarihli Anayasanın ikinci maddesinde “Türkiye Devleti’nin dini, din-i İslamdır” ibaresi kullanılmıştır. Anayasada bu ve ilişkili bazı maddelerin çıkarılması için 1928 yılına kadar beklemek gerekmiştir. Böylece devletin dini olduğu maddesi Anayasadan çıkarılmıştır. Nihayet bu gün 75nci yıldönümü olan yasa değişikliği ile Laiklik bir Anayasa ilkesi haline getirilmiştir.


Bu gün, bölgesinde lider, dünyada sözü geçer, modern Türkiye Cumhuriyeti varsa, bunun temelinde yatan en önemli ilkelerden biri olan Laiklik ilkesini unutmayalım ve onu titizlikle koruyalım.

 

Kaynak URL (05.02.2012 - 16:05 tarihinde yazdırıldı): http://www.ulus923.com/laiklik-75-yasinda-41772n.htm