Hava aniden çok sıcak oldu, belli ki bu yaz bunaltıcı geçecek.
İstanbul'da yaşayanlara bu yazı zor geçirtecek başka bir konu daha var. Trafik… Okulların tatil olması ile hafiflemesi beklenen trafik, tam tersine köprülerin bakımı nedeniyle daha da kötü olacak.
Öte yandan hem iç, hem de dış gündem oldukça sıcak!
İçeriden bir kaç konu başlığı;
Acı şehit haberleri maalesef hala bitmedi.
Aksine yoğunlaşıyor. Her gün bir eve ateş düşüyor.
MHP en yüksek tondan, AKP-CHP işbirliği ile Kürt sorununa çözüm üretme çabalarının bir parçası olmayacağını söylüyor.
Hatta “CHP ile çay bile içmem” diyor.
"Hizmet" ile AKP’nin arasındaki ayrışma tüm hızı ile devam ediyor.
Özel yetkili mahkemelerin, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın 7 Şubat'ta başına gelenler nedeniyle kaldırılması ya da biçim değiştirmesi gündemde iken; birden bire ne olduysa dün akşam ki bakanlar kurulu sonrasında Başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ın açıklamalarından, konunun görüşülmediğini öğreniyoruz. Ancak bugün Başbakan, Anayasa hazırlama komisyonu üyelerini kabulu sonrasında, Adalet Bakanlığı’nın konu üzerinde ve özellikle TCK’nın 250. maddesi üzerinde çalıştığını söylüyor.
İktidara ve "hizmet"e yakın kalemler, bu ayrışmayı önlemek amacı ile çabalıyor, yazılar yazıyorlar.
Belli ki, bir pazarlık, bir uzlaşma arayışı var…
CHP ise Olağan Kurultay hazırlığında.
Kürt sorunu konusunda Sayın Kılıçdaroğlu’nun son yaptığı hamle, Kurultaya acaba nasıl yansır?
Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin kararını halen vermedi.
Her ne kadar raportörün görüşü 7 yıl ise de, mahkeme kararı farklı verirse ortalık daha da toz duman olacak.
Yeni Anayasa hazırlığı, başkanlık, yarı başkanlık tartışmaları da işin çabası...
Kısaca normal olarak yaz ile beraber yavaşlaması beklenen siyasi gündem aksine bırakın yavaşlamayı hızlanma temayülünde.
Dış gündem çok daha karmaşık!
Bu hafta sonu Yunanistan seçimleri var. Seçimler sonucu Avro’dan çıkıp çıkmayacakları tartışılıyor.
Anketler, sol Syriza'yı ve lideri Alexis Tsipras'ı önde gösteriyor.
Tsipras'ın uygulamayı vaad ettiği politikalar, kapitalist düzen karşıtı.
Hani buradan yeni bir düzenin ilk işaretleri çıkar mı, bilmiyorum.
İspanya'da alev bacayı sardı gibi.
İspanya sürekli borçlanarak, konutlar, yollar, hızlı trenler, havalimanları vb. alt yapı yatırımları yaptı.
Dün akşam bir TV programında İspanya'daki hayalet kentlere dönüşmüş çok sayıda, lüks konut projelerini gördüm.
Balon patlamış, fiyatlar yerlerde sürünüyor, alan yok...
Bir an aklıma bizim buralar geldi, her taraf konut projeleri ile dolu.
Aynı İspanya gibi, yollar, köprüler, hızlı trenler gırla gidiyor... Başbakanımızın "çılgın projeleri" daha başlamadı. Birde o başlarsa ne olur?
Tüylerim ürperdi...
Suriye'den gelen haberler tam bir felakete dönüştü... Hergün şiddetin artığına ilişkin bilgiler alınıyor.
Sonlanacakmış gibi de görünmüyor, işin kötüsü... Yönetim değişirse, Esed’in yerine kimin geleceğine yeni yönetimin nasıl olacağına ilişkin bir veri yok…
Vel hasıl; hem iç, hem dış, hem siyasi, hem iktisadi açıdan 2012 yazı çok sıcak geçmeye aday.
Ama umutsuz olmamak gerek.
Her sıcak yazın arkası asude sonbahardır.
Kısa dönemde sıkıntılar olsa bile,
İnsanlık ve toplumlar, orta-uzun vadede hep daha iyiye giderler.
Çetin Altan'ın meşhur lafı ile "Enseyi karartmayın !"…
Kaynak URL (13.06.2012 - 09:23 tarihinde yazdırıldı): http://www.ulus923.com/yaz-geldi-48687n.htm