Yazılarım
Önümüzdeki Dönemin Siyasi Oyuncuları Belirleniyor

Geçtiğimiz günlerde kamuoyunun yakından izlediği AKP'nin 1. Olağanüstü Genel Kurulu'nda AKP, önümüzdeki dönemi yönetecek yeni genel başkanı olarak Ahmet Davutoğlu’nu seçti.
 
Ardından da, yeni seçilen Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan, AKP genel başkanı Davutoğlu’nu yeni hükümeti kurmakla görevlendirdi. Erdoğan kabinesinde sınırlı bir değişim yapan Davutoğlu’nun hükümeti, Cumhurbaşkanı tarafından süratle onaylandı ve jet hızı ile yeni kabinenin üyeleri devir-teslimleri yaparak, göreve başladılar.
 
Böylece iktidarın yeni dönemdeki oyuncuları belirlenmiş oldu.
 
Kendilerine, başarılar dilerken, umarız ki Türkiye Cumhuriyetini olduğu noktadan daha iyi yerlere taşırlar.
 
Hem yerel seçimlerden, hem de genel seçimlerden başarılı sonuç alan AKP bu süreci de, en azından görünüşte, sıkıntısız, hasarsız geçti…
 
 
 
Demokrasiler de bilindiği gibi iktidar kadar muhalefet de çok önemlidir.
 
Hem iktidar partisinin görüşlerinden  farklı düşünen yurttaşların temsili açısından, hem de iktidarın denetimi için.
 
Bu bağlamda, Türkiye’nin iktidarı kadar muhalefetinin durumu da önemli.
 
 
 
Muhalefet partilerine baktığımızda ise;
 
 
 
MHP’de sessizlik hüküm sürüyor.
 
Anlaşılan MHP’liler alınan sonuçlardan rahatsızlık ve sıkıntı duymuyorlar!
 
Aslında yerel seçimlerde oylarını arttırmışlardı.
 
Memnun olduklarına göre aynı kadrolarla devam edecekler.
 
 
 
HDP/BDP için alınan sonuçlar başarılı.
 
Hele Cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçları olağanüstü.
 
Dolayısı ile aynı kadro ile yola devam edecekler.
 
 
 
Fakat ana muhalefet partisi CHP’ye bakınca durum farklı!
 
Yerel seçimler sonrasında, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sonuçlardan memnundu;
 
“Sindire sindire büyüyoruz” şeklinde açıklamaları oldu. Hem de, Ankara’da bir MHP’li, Antakya’da bir AKP’li yi adaylaştırıp, İzmir’in sekiz ilçesini kaybetmesine ve bir önceki yerel seçimlerle karşılaştırıldığında oylarının düşmüş olmasına rağmen.
 
CHP için Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları ise tam bir fiyasko idi!
 
Birinci turda, büyük bir farkla rakibinin seçim almasına yol açtı!
 
Gerçekten bir CHP’liyi aday gösterip kaybetse bu kadar sorun olmazdı...
 
Hiç olmazsa, ilkelerini, felsefesini sahiplenen bir aday ile seçmen tabanının beğenesini kazanan, güvenilir bir parti olacaktı.
 
Oysa tam tersini yaptı!
 
Seçim sonuçları ile kendi durumunun açık açık anlaşılmasını, saptanmasını önleyebilecek bir aday icat etti.
 
Kılıçdaroğlu’nun bizzat kendisi tarafından, aday gösterilen Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aslında CHP tabanı ile uzaktan yakından en ufak bir ortak paydası yoktu.
 
“Tıpış, tıpış” talimatına karşın CHP’lilerin ciddi bir bölümü sandığa gitmedi.
 
Gidenlerde, kerhen oy verdi!
 
Zaten seçim sonuçları da, bunu teyit etti.
 
Bu adayı kendisine kimin önerdiği de, bir bilinmez olarak kaldı!
 
Aslında, Kılıçdaroğlu, bu aday ile “risk aldığını” da açıklamıştı.
 
Siyasette, alınan risk sonucunda bir başarısızlık söz konusuysa, karşılığı istifadır.
 
Ama tam da o sırada, 6 milletvekilinin TBMM’de yaptığı basın toplantısındaki  “kurultay çağrısı”, Kılıçdaroğlu’na can simidi oldu!
 
“Hodri meydan” tavrı ile baskın bir kurultay kararı alındı.
 
Bu noktaya böyle gelinmiş oldu…
 
Bu hafta sonu yapılacak Olağanüstü Kurultay ile CHP de, yeni dönem için oyuncularını belirleyecek.
 
Aslında Kurultaylar, partinin siyaset üretebilecekleri, ülkenin geleceğine ilişkin öngörülerini sergileyebilecekleri platformlardır.
 
Ama bu kurultay, hem genel başkan, hem de parti meclisi üyeliklerinin seçiminden ibaret olacak!
 
Bakalım, CHP kurultay delegeleri ne yapacaklar?!?
 
 
 
Bir önceki “Öğrenen Örgüt” başlıklı yazımda şöyle demiştim;
 
 
 
 
“Bakalım parti örgütü "öğrenen örgüt" haline gelebilmiş mi?
 
 
Bilen örgüt, anlayan örgüt, düşünen örgüt aşamalarını geçebilmiş mi?
 
 
Yoksa kısır kişisel çıkarlar ile hareket eden örgüt konumunda mı?
 
 
Hem Türkiye'nin bekası, hem CHP'nin geleceği için öğrenen örgüte gereksinim var!
 
 
Aksine bir durum, yani “öğrenmeyen farkında olmayan örgüt” ler,  şirketleri iflasa, siyasi partileri yok olmaya götürür!”
 
 
 
Bakalım, CHP öğrenen örgüt mü, öğrenemeyen örgüt mü olmuş?
 
5-6 Eylül günleri yapılacak olan, 18nci Olağanüstü Kurultay sonuçları bize bunu gösterecek!
 
 
 
01.09.2014