Sevgili Yurttaşlar, Değerli Partililer,

 

1923 yılında kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin Halkımız ve üzerinde yaşadığımız bu topraklar için büyük bir şans, büyük bir nimet ve çok başarılı bir proje olduğuna inancım tamdır.

 

Cumhuriyetimizi, 92 yılda başarı ile geldiği noktadan daha ileri seviyeye taşımak için bizlere düşen görev;  Cumhuriyetin daha da demokratikleştirilmesini, hak ve özgürlük alanının daha da genişletilmesini sağlamaktır.

 

Bu toprakların yetiştirdiği en büyük devrimci Mustafa Kemal ATATÜRK önderliğinde, yokluklar içinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti; dünyanın ilk 20 ekonomisinden biri olup, en güçlü 7’nci savunma gücüne sahiptir. Uluslararası camianın saygın bir ülkesi olma konumunu da kuruluşundan bu yana sürdüre gelmiştir.

 

Ortadoğu'nun ve komşularımızın, savaşlar ve kargaşa içinde olduğu, kan gölüne döndüğü günümüzde; bu projenin önemini ve başarısını çok daha kuvvetle idrak ediyoruz.

 

Çoğunluğu genç ve dinamik 78 milyonluk nüfusu ile Cumhuriyetimizin çözülmesi gereken pek çok sorunu vardır. Ancak,  bırakın bu sorunları çözmeyi, son on yılı aşan süredeki AKP iktidarında; Cumhuriyet ile ilgili kazanımlarımız çok ciddi şekilde tehdit altındadır ve planlı, örgütlü bir biçimde yok edilmektedir.

 

7 Haziran 2015 seçimleri; adeta rejimin ve yönetim biçiminin oylanacağı bir seçime dönüşme eğilimi göstermektedir.

 

Cumhuriyet'e ve kazanımlarına sürekli saldıran AKP yönetimini ve temsil ettiği anlayışı iktidardan uzaklaştırmak ve Halkımızın iktidarını kurmak üzere

 

CHP’den milletvekili aday adayı oldum.

 

AKP'nin uygulamakta olduğu iktisat siyaseti ise vahşi kapitalizmin tipik bir örneği olarak odağına sermayeyi almakta ve toplumumuzu insani değerlerden uzaklaştırmaktadır.

 

Vahşi kapitalizmin gayri insani neticelerini büyük acılar içinde yaşıyoruz. Madenlerimizde, tersanelerimizde, şantiyelerde, Soma'da, Tuzla'da, Mecidiyeköy'de kahredici iş cinayetleri haberlerini sürekli öğreniyoruz.

 

Sermayenin çıkarları uğruna acımasızca çevre düşmanlığı yapılırken, rant ekonomisi üstüne kurdukları düzen; sanayiyi, üreticiliği bitirdi. Gerçek bir üretici olmak, sanayici olmak adeta cezalandırılır hale geldi.

 

Oysa 21. yüzyılda, atalarımızdan devraldığımız bu ülkeyi daha ileri götürmek için bilime ve akla dayalı sürekli eğitimler ile bilgi toplumu yaratılmalıydı. Araştırma ve geliştirmeye önem veren, yüksek katma değerli, yenilikçi üretime ve tarıma yönelmiş, dünya çapında rekabet edebilen sanayi tesislerimiz ve tarım işletmelerimiz olmalıydı.

 

Vahşi kapitalizmin acımasız uygulayıcısı AKP'nin bu iktisadi politikalarına dur demek için, 

 

Evrensel sosyal demokrasinin ilkelerine göre bir düzen kurulması için, 

 

Her inanç ve etnik kökenden yurttaşımızın, yurttaşlık bağı ile bağlı olduğu, tasada ve kıvançta beraber, barış içinde yan yana yaşayabildiği bir Türkiye için, 

 

MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYIYIM.

 

30 yılı aşan yurtiçi ve yurtdışı deneyimlerim ile 15 yılı aşan siyaset yaşamımın bana verdiği birikimleri toplumun hizmetine sunabilmek;

 

Dünya'da eşi benzeri olmayan bu güzel Anadolu ve Trakya topraklarında refah seviyesi yükselmiş mutlu insanların yaşadığı bir toplum görebilmek yolunda katkı sağlayabilmek;

 

Sizleri en iyi biçimde temsil edebilmek,

 

Bu görüşleri cansiperane savunmak ve hayata geçirmek en önemli amacım ve görevimdir.

 

Birlikte, güzel bir gelecek için desteğinizi bekliyorum.

 

Sevgi ve saygılarımla,

 

A. İlhan GÖĞÜŞ